- iyilik
- шIугъэ/фIыгъэ, дэгъугъ(э)/дэгъуагъ(э)
Турецко-адыгский словарь. Хъуажъ Фахъри. 2007.
Турецко-адыгский словарь. Хъуажъ Фахъри. 2007.
iyilik — is., ği 1) İyi olma durumu, salah 2) Karşılık beklenilmeden yapılan yardım, kayra, lütuf, kerem, ihsan, inayet Borcumu ödesem de iyiliğini ödeyemem. N. Cumalı 3) Sağlığı yerinde olma durumu, esenlik İyilik haberlerinizi aldım. 4) Yarar veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik eden iyilik bulur — iyilik eden kimseye zamanı geldiğinde başkaları da iyilik ederler anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik güzellik — ünl. İyilik sağlık … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik sağlık — ünl. Nasılsınız sorusuna karşılık olarak sağlıklı ve iyi durumda olunduğunu anlatan bir söz, iyilik güzellik … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir — karşılık beklemeden iyilik yap anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik etmek (veya yapmak) — yararlı işler yapmak, yardımcı olmak Maksadım onlara hem de kendime iyilik etmekten başka bir şey değildi. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik perisi — sf. Maddi, manevi yardımda bulunan (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik bilmek — kendisine yapılan iyiliği unutmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik görmek — maddi, manevi yardım görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik iki baştan olur — birbiriyle ilişkileri bulunan iki kişinin iyi geçinebilmeleri için yalnızca birinin iyi olması yetmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyiliğe iyilik her kişini kârı, kötülüğe iyilik er kişinin kârı — iyiliğe karşı iyiliği herkes yapabilir, önemli olan kötülüğe karşı iyilik yapabilmektir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük